16 Ocak 2013 Çarşamba

balon

hayat, adeta bir intikammışcasına bayattır. 
*
sorularım oldu, 'kuşlar nasıl uçar?' dı. istediğim gibi koşmak sokaklarda, kuşumun mezarı üzüldüğümde en çok gittiğim yerdi. bebeklerimin kıymetle saçını tarar, bez bebekler yapardım. tostçu amcanın üzeri salçalı tostu dünyanın en güzel tatlarındandı,annemin yemeklerinden sonra. tulumbadaki sudan su çekerken ıslanmak en güzeliydi.uyumadan önceki hayallerim... sevdiğimde umarsızca söylemek, istediğimde boynuna sarılabilmek ve çoğu zaman yersiz ağlamalarla dolu olan anılar neden sadece çocukluğa aitti. 

öyleyse çocukluğumu özledim, herhangi bir yerde kıvrılıp uyumak geliyor içimden, sessizce ağlamak, kırmızı pabuçlarımla uyumak, savunmasız olmak, güvenmek istiyorum kurduğum hayallere güvenmek gibi, annemin masal anlatması gibi masallar dinlemek istiyorum. çok konuşurken utanmayı unutmak istiyorum, şımarıp su çukurlarının içine atlamak... 

 bana masallar anlat Elf, uçan balonumu havaya salıyorum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

nefes ve öteki şeyler

  geçiş dönemlerinde, eylemin büyük önemi var. sadece aklımızla değil, bedenimizle de bu geçiş dönemine girmemiz, kendimize hayatı kolaylaşt...