23 Aralık 2016 Cuma

Korkuluk

Arada bir, bostan tarlasındaki korkuluk gibi hissediyorum kendimi, hayatımda.


21 Aralık 2016 Çarşamba

Ölümün de hikayesi

Büyük babannem - dedemin annesi-
ne zaman bir ölüm olsa derdi ki:

'Allah ölümü kime vereceğini düşünüyormuş.
Bir türlü karar veremiyormuş.
Sonra demiş ki
Dağ, çok kuvvetli ona hiçbir şey olmaz.
İyisi mi ben ölümü dağa vereyim.
Ve ölümü daha vermiş allah.

Bir dağ ölmüş
Ve diğer dağlar yıkılmış,  parçalanmış, ne ağaç kalmış ne hayvan dağlarda. Dayanamamış dağlar acıya.
Allah yanlış bir karar verdiğini düşünmüş.
Dağların halini görünce, ölümü dağlardan almış.

Sonra,
İyisi mi suya vereyim. Her şeyin besleyicisi su, berekettir. Su dayanır demiş.

Su ölmüş
Diğer sular çekilmeye başlamış, kurumuş, küçülmüş.
İçlerinde canlılar yaşayamaz olmuş.
Allah yanlış bir karar verdiğini düşünmüş.
Suların halini görünce, ölümü sulardan almış.

Sonra,
En iyisi ben ölümü insana vereyim demiş allah.
Ölümü insana vermiş.

Bir insan ölmüş.
Ölü ortada kefen içinde, sevdikleri yanı başında. Ağlıyormuş insanlar, nasıl dayanılır bu acıya diyorlarmış. Ağıt ediyorlarmış.

Bir anda, bir kaplumbağa ağır ağır yürümeye başlamış insanların arasından. Sırtında bir incir yaprağı. Ne hikmetse, duruverirmiş sırtında kaplumbağanın. 

Birkaç insan gülüşüvermiş bir anda. Sonra mahçup olmuşlar. Etraflarındaki diğer insanlar onları ayıpsamışlar.

Sonra düşünmüş allah,
İnsan ölüme dayanır. Daha ölü defnedilmeden gülüşmeler oldu.
Ben ölümü insana vermekle iyi ettim, demiş.

O gün bugündür, ölüm insanlar için.

Yaa güzel kızım. Ölüm hepimiz için. Alışıyor insan ölümlere. Sırası gelen ölünce alışmak daha kolay da, vaktinden önce gidene yürek dayanmıyor. '

Kim öldü ise hep bu hikayeyi dinledim ben büyük babaanneden.
O öldüğünde ise bu hikaye geldi ve durdu aklımda. O günden beni durur.





15 Aralık 2016 Perşembe

Arayış



Netlik

uygun olan, haklıya haklısın demek.
bir insanın topluma mal etmiş olduğu haklılık.

ayıp

ayıp* denilen bir şey vardı ve insan insana bunu hep yapıyordu.

*ayıpgiller : haksızlık, vasıfsız kedere itme, belirsizliğe sürükleme, saygısızlık ve benzerilerinin anlamlı karşılığı olmaması sonucu akla gelen kelime.

13 Aralık 2016 Salı

belli yollar

Bekir:
oğlum Bekir dedim, kendi kendime. yol yok,, çekeceksin. isyan etmenin faydası yok, kaderin böyle. yol belli. ey başını, usul usul yürü şimdi. o gün bugün usul usul yürüyorum işte.

masumiyet filminden.

5 Aralık 2016 Pazartesi

geç me

d: geçecek mi Cem?
c: geçmeyecek ama yanındayım Duygu.

2 aralık

*

anlar var ki,
yarına çıkmak istemi oluşturur.
insan aklında hep canlı tutmak ister.
o anlar sarılmayla mühürlenmiştir.







Nasılsın?

Nasıllık?

Sıradanlık içinde de,
Bunu merak etmiş olmak, ne kadar kötü olabilir
Hiç düşünmemiş ve kanaat getirmemiştim

Merak etmeyi de durdurmak
Düşünmeyi de dizginlemek

İyiliği, iyisizliği merak etmiyor olmayı
Bunun bir çözüm gibi görünmesi
Hırpalayıcı.

Yoğunlukta yaşanan duygular varken,
'ama mantık' dediğim şey
Bu şey de hırpalayıcı.

'Anne, hayat henüz başlamıştı.
Her şeyi paramparça ederek gittim.
Kalbimi parçalayan herkesi sildim.
Anne, benim için ağlama...'*

*Esra Pekin


3 Aralık 2016 Cumartesi

Gücüm

Bir gün bütün gücümü toplayabilir miyim,
Hiç bilmiyorum.

Ve
Bütün gücüme ihtiyacım olur mu,
Hiç bilmiyorum.

Bildiğim başka şeyler var. Onlara dayanıyorum.

'eve dönebilecek miyiz?'
'aşkı kendimiz için örebilir miyiz?' *

*Umay umay

30 Kasım 2016 Çarşamba

rü ya

bana rüyanı anlat, sana rüyamı anlatayım.

üryan püryan.

'eve dönecek miyiz?
'aşkı kendimiz için örebilir miyiz? *

*umayumay

bozuk kafa

bazı şarkılarla kafalar bozulur
bugünün kafa bozma şarkısı da budur

*
düz zemindeki ağaçlar güneşe doğru yükselir
eğimli yerdekiler de.

bunu vurdum yaşama,
çarptım
böldüm.
tutunmaktır, çabadır öyle şeyleri geçirdim kafamdan.

doğadan öğrenecek çok şey var.
bunu 23 Kasım günü, moda sahilde geçirdiğim zamandan daha öncesinde düşündüğüm oldu.
o gün yine düşündüm.
herhalde, kafamın rahatladığı andı. evet öyleydi de. hatırladım.
yoktan yere kafamızı dolduran şeylerin olmadığı anlara hasret kaldığımı fark etmem, dram filmi ile eşdeğer.

*
insanların bildiğini sandığı ama bilmiyor olduğu,
yerlerdeki yaşantılarına özlem duyması
özlem duyma filan değil de, çekip gitme arzusu
anlıyorum da hak vermiyorum.

bu zamana kadar hiç adil olmadı gitmeler.
duygular hep haksızlığa uğradı.
umutlar faso

bitti ama bitmedi' gök gürültüsüyle karışık yağmur ve rüzgar, gibi birşey.
insanın içinde oluyo.






24 Kasım 2016 Perşembe

Müptezeller

bir hayal gerçeğin kıyısından geçtiğinde
iki göz bir mahremde buluştuğunda
iki el birbirini bulduğunda
iki kalp birbirine dokunduğunda
bu dünyada bitmemiş ümitler adına bir çiçek daha açar ve umutsuzluk bir adım geri atar, bu coşkun yüreğin zaferidir ve insanın karanlıkta atabileceği yegane adımdır.

Müptezeller / Emrah Serbest

23 Kasım 2016 Çarşamba

Kalan

Biraz önce,
Uyku yoksunluğumdan yakın geçmiş fotoğraflarında döndüm durdum.
*
Kelimelerin geçerli olmadığı yerler var anlarda, anılarda
Usuldan,
Bazı şeylere sözleşmiş gibi yaşam sürüyoruz, sokak aralarında
Yaşamı sürdürmek gayretinde
Sözleri yutuyor,  kafamızı başka yöne çeviriyoruz
Zorlu yerlerde böyle şeyler yapar insan.
Bilmek lazım ki, böyle şeyler varsa şayet...
Tutunuyoruz işte.
*
Uykuya gömeceğim kendimi.
Uykuya.
Canımıniçi yavru



22 Kasım 2016 Salı

21 Kasım 2016 Pazartesi

Güzel kuyruk

Alışmak çok zor şey - çoğu zaman -
nasıl yapacağım.

Her şeye rağmen derken, yüzümü ve aklımı onlara çeviriyorum.

Viski
Olcay
Hilmi
Güzel kuyruk
Saman
İzzet
Elian
Maskot
.. Ve daha çoklarına.

Onları da kaybedince bir yığına dönüşüyorum.

Çok üzgünüm.

17 Kasım 2016 Perşembe

çok

insan sanıyor ki,
sevmenin en çok,en güzel hali, içinde bulunduğu.

yok. değil.
içinde bulunmaktan sebep hal.

ama bazıları var,
içten çıkmaz.

sevme vaziyeti







ray

kendinizi raydan çıkmış bir tramvay gibi hissediyorsanız
sakin olmaya çalışın
yaşama bunlardan çok serpiştirmişler,
olsun varsın
mühim olan baş edebilmek değil mi zaten.

olan olur
olmayan olmaz.

Yakın / eylül 7

'güzelsin sevgilim
ama çok yakından!'

Başka bir kişinin yaşamında kendi yaşamını yakalaması insanın, ne güzel.

Birinin anlatabildiği şeyler ne güzel.

Kaygının, korkunun da bir naifliği olur,
güzellikler içinden.
Yıkmaya meyilli ya insan.
Meyl.

Neden, sorusunun, soluk tıkayan yanına esir olunur. Olamayış sorulur.

Benim yaşamadığım dertte dert. Benim yaşadığım dert. İçinden çıkıp, dışında...

Benim
kıyamadığım..
çok.





yanlış yer

yemek yanar ocakta
sigara kendi kendini bitirir
kahve soğur bardakta

bunlar hep,
aklın olmaması gereken yerlerde kendini kaybetmesinden mütevellittir.

vazgeçememe

Vazgeçilebilir olmayanları iç çekişle andım bugün.

vazgeçemediğim,
renkleri,
kokuları,
davranışları ve yerleri.

ve aklımda kaldı,
belirli bir kokuya belirsiz ve çok özlemim.

özledim,
kokunun beraberinde anımsatmalarını.

inanmak isterim,
soğuk günlerin içimizi saran duygu dolu yanlarına.

ama hüsran,
yaşanmak istenen duygu olmadı,
bir zaman bile...

bilirim,
gerçek,
büker hayalleri.

bükülür hayaller kendi içine.
içimin derinliklerine.





7 Kasım 2016 Pazartesi

İyiyim demeyi adetten sayıyorum.

zaman

yeni bir güne hazır olmadığım şu günlerde tedirginim yeni bir yıldan.
ve ilk kez böylesine tedirginim zamandan. dahasını hatırlamak mümkün olmadı.
düşündüm, tarttım. böylesi bir geri durma yaşamımdan henüz mümkün olmamıştı.

6 Kasım 2016 Pazar

Aynılık

Bazı insanlar vajinayı sever.
Bazı insanlar penisi.
Bazı insanlar vajinayı ve penisi sever.

Onun kime ait olduğunu önemsemeden
Severler
Böyle yaparlar.

Yoksun

Yoksun.
Yoksunlukdur var.
Hiç bir zaman iyi hissettirmez yoksunluk hali.

Ve yoksun.
Var olan bir ses yok.

23 Ekim 2016 Pazar

Yaşam

Soruların cevaplardan çok olduğu bir yaşam galesi.
Böyle işte.

Çiseleyen yağmur
İnsan sesleri ve daha ne çok şey insana ve yaşama dair.
Hepsi hepsi.

Hepsi benim olsun.
Hepsi senin olsun.
Yaşama galesi hepimizin.


16 Ekim 2016 Pazar

Kalp

yaşamım içimde bir boşluk
ve kalp çarpıntıları sunuyor bana

bir yağmur olsaydım
dinmeye doğruydum


9 Ekim 2016 Pazar

kalp

varlığından vazgeçme tedirginliği.
değişimin insanı diri ve tetikte tutan hali
duyguların
davranışların
değişiminin alışkanlık biçimine kavuşması
alışkanlıkları yeri yeni alışkanlıkları alması

insanın kalbi bir kuş gibi pırpırlanır

https://www.youtube.com/watch?v=wDjeBNv6ip0


6 Ekim 2016 Perşembe

Nar

Ah, nar
Nar, ah

Huzurum benim, burukluğum
Dağılıyorum nar
Çatlıyorum da,  henüz olmamışken,  henüz vaktim gelmemişken
Sıkışıyorum nar. Ah.

Kurutulmuş ve öylece kalakalmış
Bırakılmış da belki.
Mesela hoşçakal
Olanla, olmayanla kaldım.

Yok oluşun, ölümün derinliği
Yaşamın ta içi
Senden kalan, bir yüzük ve hatıralar
Kirpiklerimde varsın
İçimde hep, günümde varsın
Çocukluğumun büyük parçası

İki kişi.
Biri çocukluğumdan iz, biri gençliğimden
Çok sevdim ikinizi bir, aniden
Sevgilendik...

Çocukluğum, ani bitişinle..
Gençliğim, bekleyişimle...

Ölüler dönmez geri.

Yılların hüsran sonunu aramıza aldığımız sen
İyi olduğunu,  mutlu olduğunu bilsem

Bilemem.
Sevmek uzun sürer.
Sevmek uzun,
Sürer.

06.10.2016

30 Eylül 2016 Cuma

Hep

Hani böyle karanlık bir gecede, ıssız bir yokuşu tek başına inerken bir köşeyi dönersin de deniz çıkar ya karşına. Sonra o denizde bir gemi belirir. Şıkır şıkır ışıklarla geçip gider.
Sen sevinirsin. Hiç nedensiz ama.
Sonra için kıpırdar ya hani, öyle işte.
Seni tanıdığımdan beri bir gemi geçiyor içimden.
Hep ama..

Mehmet/ Çemberimde Gül Oya


*

Yeldeğirmeni ve moda.
Aklımda bu laflar.
Hep ama...

28 Eylül 2016 Çarşamba

Kırık

Hataları bağıra basma gecesi

Büyüttüğüm sardunya saksıya sığmıyor
Sevmekten ve zulümden korkmaklarda aklım fikrim
Atlar koşuyor aklımda
Turnalar uçuyor içimde
Fesleğen kokuları burnumda

Kırık bir havada kendime döneyim



25 Eylül 2016 Pazar

Dosdoğru

İnsanları sevmiyor olmamın çok haklı nedenleri var.
Seviyor olmamında.

Hayatı düzlük ve netlikle yaşanır kılabilirdik.

Hayatı düzlük ve netlikle yaşanır kılan insanları seviyorum.
Her ne idiyse onu dillendiren insanı.
Karmaşıklığının
Kafa karışıklığının da ortada durmasının samimiyetini seviyorum.

Ummak istiyorum ki
Hayatı düzlük ve netliklerle yaşanır kılalım.

Seveyim istiyorum insanları.











22 Eylül 2016 Perşembe

Aynı

Aynılıklar yüzünden kaybedilenleri
Anlatsam anlatamam

Üzülsem yetmez
Ama
Üzülürüm

Aynılıklar
Aynılıkların hüzün köşeleri
Yaşamların uğrak yerleri

Yapma.
Sen söyle
mutlu oldun mu.

Şarkıların insanlara soru gibi şeyleri.

Başka başka

Hiçbir ilişki, benzememeli
Benzetilmemeli birbirine
Başka
Başka
Başka yaşanmalı

Böyle olamayanların / olmamışların hali ilişkiler varlığı düştü aklıma

Bir şeyler çöktü içerime
İyi şeyler değil, iyi hissettiğim şeyler değil

Ve biliyorum ki,
İnsanlar var, biliyorum,
Benzetiyorlar birbirlerini birbirlerine
İlişkilerini ilişkilerine
Ve davranışlarını

Başka başka insanlara aynı aynı

İyi şeyler değil, hiç değil




21 Eylül 2016 Çarşamba

Orada olacağım zaman,  orada olacağım.


Hoşgeldin

Yaşamda
Başımıza gelenlere
'hoşgeldin' diyebildiğimiz kadar bükülüyoruz.

Bükülüyoruz;
Yaşamın kişiyi kırdığı yerleriyle ve kırdığı yerlerine rağmen devamına niyet.

Ah ya..

Bu yağmurlar bana,
kucak açtırıyor.

Bu mevsim,
Sevmemi çoğaltıyor.




17 Eylül 2016 Cumartesi

8 Eylül 2016 Perşembe

Düşünme

Düşünmekten yaşayamadığımız şeyler...

Düşüncenin bütünü
Yaşamın hiçi.

Düşündük
ve
düşünceden ibaret.

Kaburgamın içinde,
Yanamayan bir kütük

Kaburgamın içinde
Açan çiçekler

Yaşam tek ve çok.

3 Eylül 2016 Cumartesi

beklentinin ızdıraba dönüştüğü yer var
gitmeyin, hissetmeyin

dilerim ki
bilmeyin

Eylül

Eylül.
Yeni ay ile başlayan Eylül.

Öyle ya, iyi gelecekti.
Gelişi iyiden yana olacaktı.

Hasretlendiğim Eylül,
Ne güzel de geldi.

Hoşgeldin Eylül.
Hoşluk içinde geldin.

26 Ağustos 2016 Cuma

Bağ

zaman zaman
hayata bağlandığım yerler inceliyor.

hayata bağlandığım yerleri inceltiyorlar.

bazenler ise

hayata bağlandığım yerler güçleniyor
hayata bağlandığım yerleri güçlendiyorlar

canlı varlıklar ve cansız varlıklar
bunu bana yapıyorlar.


24 Ağustos 2016 Çarşamba

Düzlük

yaşamın düzlüğünü
var sayarız

yaşamak istediğimizden midir, nedir...
tesellisi oluverir

başımıza ne geldiyse
varsaydığımızdan en çoğu

ah, neler gelmedi ki başımıza.
ve
görelim ki,
daha neleri var olacak sayacağız

var olanlara dayanalım/sırtımızı dayayalım


yama/iki

ben,
hayatımın en çok
yamalarını seviyorum
yama yaptığım yerlerini
yama yaptığım için
devam etmeye niyet etmek olduğu için

hayatı bağrıma basmış olduğum
baktığım,
göreyim istediğim için








23 Ağustos 2016 Salı

21 Ağustos 2016 Pazar

Birleşmedi ki, hiç
O günden parçalarım
Başka bir şeye benzeyebilmem için



18 Ağustos 2016 Perşembe

bitmeyen gün

günlerden bir gündü.
hala acısı taze bir gün
durur şuramda, ağırlık gibi
oturur göğsümde bir yerimde
boğazımdan kulaklarıma vuran bir ağrı girip durur
her seferinde

şakaklarımdaki beyaz saçlar
o günlerden oturdu.

bitti, o gün-ler
bitti ama bitmedi
işte.

boğazımdan kulaklarıma vuran ağrı
tükenmeyen acı

içime akıyorum,
usul
usul








15 Ağustos 2016 Pazartesi

İç

Yanık bir alan görüntüsü
Nasıl ise
Farkı yok, içimin de.

İçim
İç - im benim
Kurtaramadığım bir yangın yeri


13 Ağustos 2016 Cumartesi

İnsan, insana çok şey öğretir.
İnsanın insana öğrettiği bu şeyler,
-şanslı olalım ki-
güzelliklerle,  güzel deneyimlerle mümkün olsun.

11 Ağustos 2016 Perşembe

Sevgiler

...
kullanılmayan eşya muamelesi görüyor sevgi- ler
karışık
özensiz
kırışık
alt-üst

10 Ağustos 2016 Çarşamba

8 Ağustos 2016 Pazartesi

Elli yaş ondokuz yıl eder

25inde birinin,
19 yaşındayken
kendini, 50 yaşında, hayat galesinden yorulmuş, gücü ve umudu azalmış hissetmesi...

Yaşadıklarımızın,
Yaşayacaklarımızın,
seçemediğimiz kısımları var
Seçebildiğimiz kısımları var

Seçemediklerimiz, daha başından küfür kıyamet

Seçebildiklerimize odaklanmak lazım.
Kolay gelsin, herkese.







2 Ağustos 2016 Salı

Sevgi / 22.01.16

Çocuk gibi heycanlı ve meraklı
Sabırsız.
Baktım, bekledim, gülümsedim.
Ve sevdim

Sevgi denen o şeyi
Hissettim

31 Temmuz 2016 Pazar

Yüzün

Bana bunu yapma
Yorgunum

Kimliksiz
Sıfatsız ve
Suskunum

Tesellisi olmayan geçmiş
Neresinde olduğumu bilmediğim
Bir çember

Yüreğim darda
Başım avuçlarım arasında
Eylemler, hayaller kursağımda
Senin yüzünden

Senin

Yüzün
Ki
Rüzgar

Rüzgarı andırıyorsun
Rüzgar gibi
geçiyor
dönüyor
yalpalatıyorsun

Gider gibi kalmak
Kalır gibi gitmek

Çıkmazlar delalet






26 Temmuz 2016 Salı

Kendime bakınca
Dağınık bir bahçeyi andırıyorum.

Sonbahar

Sonbahara hasret

Sevgimi kusmak istiyorum
Beni burkan sevgimi
Kusmak
Benim dışımda olmasını istiyorum.
Bana ait olmasın

Sevgimi,
Gün be gün çoğalmış sevgimi
İçinde bulunduğu samimiyetiyle birlikte
Benden kopsun istiyorum

Özlem, yakıcı bir şey gibi başımdan parmak uçlarıma iniyor
İçimin burukluğu
Hiç değişmiyor

Hiç
Değişmiyor

Rüzgarlar

Sonbahara hasret yaşıyorum.







18 Temmuz 2016 Pazartesi

Neden sorusunun
Soru olarak kaldığı
İçsel
Ve sönük
Durgun zaman/lar.

Çürümüş bir et kokuyor bu ülke
Çürümüş bir et gibi kokuyor ülke

13 Temmuz 2016 Çarşamba

Nar

insan sever

*
dağılmış bir nara benziyorum,
kurutulmuş
ve
kuruyan yerlerinden dağılmış.

Ek

Bazı şeyler - mesela yazılar- eksikliği ile belki güzel olurlar.

**
09.07 / olduğu yerde kalsın bir yazı

Eksik ile yarım arasındaki derin açık.
Kurutulmuş nar
Korunmuş anılar
Hatırlanan geçmiş

Yaşamlar
Ölümler
Korkular
Kaybet...


23 Haziran 2016 Perşembe

Houf

Nasıl ki bugün
olan, olamadan biten her şeyi kucaklayıp makarakukara yapıyor isem
Yarın,
-kendim dahil ama kedim hariç- her şeyden soğuyabilir, umutsuzluğun derin kuyularına dalabilirim.

Her şey olur. En bilmediğimiz şeyler olmuyor mu zaten. Olsun varsın be. Ölmedikçe halloluyor. Ölen yok henüz. Beden ile ruh birbirini bırakmadı.

6 Mayıs 2016 Cuma

Alışkanlıklar

İçinde, izinde ve ötesinde
Nedenli - nedensiz
yoğunluğu tarif edilemez epeyce şeye gark ederler.

İçinde, izinde ve ötesinde
Anlamlı - anlamsız sancılar salar
yaşantının her bir yerine
Pek çok biçimde.

Umudu da hayal kırıklığına da sunar, alışkanlıklar.

Doyurur, kendine.


28 Nisan 2016 Perşembe

Bağ


insan, pek çok biçimde bağ kurabilir herhangi bir şey ile.

Biçimler ve sözler kişinin olsun. Ona kalsın.
Ama
Siz,
Söz vermeyin.


24 Nisan 2016 Pazar

16 Nisan 2016 Cumartesi

At

Kafamın içine at-lar var.
Bazen bir
Bazen birden çok.
Hep sağa doğru koşuyor-lar.

Bu, hep olur bana.
Ya koşar-lar ya olmaz-lar.
At-lar
Nereye koştuklarını hiç bilmedim/miyorum.





10 Nisan 2016 Pazar

4 Nisan 2016 Pazartesi

2 Nisan 2016 Cumartesi

Çakılı

Şey-epeyce, bitmesizin- lere dair fikirler, şeylerin gerçekleşmesinden daha
buruk
hüzünlü
korkutucu
dayanılmaz
kişiyi eksilten
çekilmez
yaşamı bölen
olur.

Veyahut,
heyecanlı
mutlandırıcı -umutlu, mutlu-
beklenilen
kişiyi çoğaltan
sabırsızlaltıran
yaşamı tümleyen.

Onların geçiciliği ve karşı konulamaz hali çakılı kazık gibi kalmalı ki,
fikir ile başedebilsin kişi.

Tanımlar, -kişinin içinde bulunduğu halin tasviri- da benzer fikirlere.

Tanımlanmış haller, vaziyetin
buruk
hüzünlü
kork...
.
.
.
halini dayanılmazlaştırır.


30 Mart 2016 Çarşamba

Kursak

Kursak diye bir yer var.
Oraya takılır bazı şeyler.
Dururlar...
Dururlar...
Zaman zaman -sık sık-
Vu rur lar.

24 Mart 2016 Perşembe

Çocuklarla duyguları konuşurken
Önce olumlu olanları sıralıyorlar
Hatta
Bazen olumsuzları söylemek istemiyorlar.

Hayal kırıklığından bahsetmenin bile -yaşamak şöyle dursun- bu denli zor olduğuna dair kararlılığa vardım.

Haklılar da..
Bunlar da duygular.
Seç, buyur, al, sar, kal, yama kendine.
Kar kendini.



15 Mart 2016 Salı

Kırlangıç

Bugün kırlangıçlar geliyor.
Ama ben
Onları düşünemiyorum bile.
Unutmuştum.
Onları ve onlarla gelen her şeyi.

Gerçeklerin insanda yaşattığı despotluğundan ötürü
Unutuvermişim.

14 Mart 2016 Pazartesi

Uyumak

Her şeyin geçici olduğunun farkında olarak uyumak.
Geçicilik duygusunun hayatı anlamsızlaştıran da bir tarafı olduğuna kırgın ve uyumak.
Sisin çözülebileceğini düşünerek,
Unutmak istemeyişin mücadele olduğunu bilerek. 
Bile isteye ve içten içe direterek.
Hisler çoğalarak sonsuza.


12 Mart 2016 Cumartesi

Kızılcık şerbeti

'kan kusar, kızılcık şerbeti içtim der.'
Babannem, kişilerin yaşantısını ya da karakterini tanımlarken bunu söylerdi.

Üzülürdü kişiye, yaşantıya da.
Netice de bu cümle olumlu şeyler üzerine kurulu değil. Ya ben o biçimini duymadım,bilmedim.

Kan kusmak ama kızılcık şerbeti içmek.
İçine çeker insanı. Çekti, yoğurdu henüz boğmadı.

7 Mart 2016 Pazartesi

Kendine samimiyet

İnsanın kendine karşı dürüst olması hislerini kabullenmekten yola çıkar.
Ve upuzuun devam eder.

İnsanın kendine karşı dürüst olması gerekir.
İnsanın önce kendine karşı dürüst olması gerekir.




6 Mart 2016 Pazar

yarın

Yarını düşünelim ve diyelim ki,

Umarım çay içeriz
Kitap okuruz
Bir de sevişiriz... 


17 Şubat 2016 Çarşamba

Heves

İNCİR şiirinde BALI İÇİNDE KURUMUŞ BİR HEVES gibi der, Birhan Keskin. Sahiplendim. Sevdim. Aldım, koydum. Evime, günüme, anıma.

Bundan sonra,
Ne zaman bir incir görsem
Balı süzülen.
Yaşama hevesi dolar
Evime, günüme, anıma.

13 Şubat 2016 Cumartesi

Kendine bölünme

Yazarken hisler ikiye bölündü bir anda. Eşitsiz bir biçimde.
Bu eşitsiz bölünmenin bir kısmı nedenli olanlar, yani bağımlı. Diğer kısmı ise bağımsız. Bazen hislerin bağlı olduğu şeyler vardır. Bazen de neden olmaksızın, bir şeye bağlanmaksızın içine bulunuverdiklerimiz. Bulunuverdiklerimiz, aniden bir oluş olabilir. Ya da kendini hissettiren bir hava olayı gibi. Öncesinde kendinden haberdar eden.

Bu bölünebilir hisler, kişinin beden- zihin bütünlüğünde tüme kavuşurlar.
Önemli olan da kavuşabilmeleri.
His ne de acayip şey. Akıl ile birleşip anlamı yaratırlar. His değişirse, anlam değişir. Ama her akıl değişikliği anlama etki etmeye bilir. Ve buna kişinin kendi karar verir. Önemlisi de, özsaygıya erişmiş olma hali. Bu hal özkarara yakın mesafe de ilerlemeyi mümkünleştirir.

Benim neticem,
emin olmaktan yana olmasa da, bölünebilen biçimi görebilirken, bütünlük içinde anlayabilmek.



12 Şubat 2016 Cuma

Sevme hali


'seviyor olabilirim. Ama bu, sevdiğim kişiyi neden ilgilendirsin.' yürürken, bi an bunu söyledim. ard arda bunu tekrar ettim.  sevmiştim.  cümleyi. Aynı zamanda kabul edebileceğim bir şey miydi, düşünüyordum, kendimle tartıştım.yürüme bitti. düşünme devam etmiş olmalı ki, küçük prens' i ve tekrarlarıma benzeyen bir cümlenin varlığını hatırladım. Eve gelip bundan emin oldum. 

sevmenin, sevileni ilgilendirmeyen bir tarafı vardı. beklenti söz konusu olunca, ilgilendirirdi sevileni. çünkü
 sevenin dışına çıkmış olurdu sevme hali.  bu bir biçimiydi. İlgilendirmeyen hali var bir de. bundan bahsediyorum. adına yalın sevgi diyorum. arınmış gibi yani. bir bağ. sevenin kurmuş olduğu. tek yönünden emin olduğumuz bir bağ.  katıksız demekte yakışır buna. 
epey sahiplendim. düşündükçe sevdim, ilgilendirmemesini sevdim, kendimi de. özgürleştirme doldu sevgiye. tek yönlü bağı sevdim başka bir şey düşünmeden.  Ve tabi küçük prensi. bir kez daha.

nefes ve öteki şeyler

  geçiş dönemlerinde, eylemin büyük önemi var. sadece aklımızla değil, bedenimizle de bu geçiş dönemine girmemiz, kendimize hayatı kolaylaşt...